25 Ağustos 2024 Pazar
News
Esas kızın gerçek hikayesini anlatıyor!5 saat önce
Sorunlu erkek mıknatısından eğlenceli, düşündürücü ve dönüştürücü bir aşk hikayesi! Yazar, Şevin Ballıktaş ile ilk romanı “Daha çok görüşeceğiz” hakkında keyifli bir söyleşi gerçekleştirdim ve siz değerli “Yüksek Topuklar” okuyucularıyla paylaşıyorum.
Roman, gerçek bir hikaye anlatıyor. Ortak arkadaşlarımızı “Daha çok görüşeceğiz” sayfalarında okumak benim için çok enteresan bir histi. Yaşandığı gibi, gerçek karakterle anlatmaya nasıl cesaret ettin?
İtiraf ediyorum roman yazmak amacı ile başlamadım. Kitapta bahsettiğim ilişkinin içindeydim. İlk defa zorlandığım bir ilişki yaşamadığımı, bir döngü gibi sorunlu erkekleri çektiğimi fark ettim. Durumu anlamak, hayatıma geniş açıdan bakabilmek için de yazmaya başladım. Karşı tarafı anlamayı, empati kurmayı çoğu zaman becerebiliyoruz ama üçüncü bir kişi gibi tarafsız bakabilmek, kendi bilinçaltımızı okumak için yazmak çok kıymetli bir araç. İlk kendimi çözmek için kalemi elime aldım sonra da farkındalıklarımı benzer durumlardaki insanlara aktarmak için. Sanırım herkesin fark etmesini arzulamam da gerçekleri olduğu gibi aktarma cesaretini verdi.
‘Esas Kız’ şaşırtıcı kararlar veriyor. Üçüncü göz olarak baktığımızda, “Aşktan gözü kör olmuş, bu söylenene inanma” gibi tepkiler verebiliyoruz. Romanı okuyanlar “Bunu sadece ben yaşamıyormuşum. Yalnız değilim. Çözüm yolu var” deyip kendi hayatlarında çözümlemeler yapabiliyor.
Her bölümün başında bir Freud sözü var. Bazen sözler olayı, bazen olay sözü açıklıyor. Burada akış nasıl oldu?
Freud’u okumayı, araştırmayı, sözlerini çok seviyorum. Günlük hayatımda da bol bol kullanırım. Sanki yaşanan olaylara hep bir çift sözü varmış gibi. Aslında kitapta sadece sözleri de yok. Rüyalar, aşk, bilinçaltı … Bir bütün halinde felsefesini içeriyor, kekin içindeki yumurta gibi görmeyip hissediyorsunuz.
Fotoğraflar, Cihan Erışıkoğlu tarafından, romanın geçtiği Ortaköy’de çekildi.
Alışılmadık bir mutlu son var romanda. O seçimi nasıl yapabildin?
Ne istediğime odaklandım. Aslında hayatta hep üç adım geri gidip bakmak lazım. Bazen Bir ilişki için çabalıyoruz da gerçekten çabaladığımız ilişkiyi istiyor muyuz? Yaşadığımız ilişki aşk mı, istediğimiz hayat bu mu, yoksa hırs mı? Bazen beklediğimiz beyaz atlı prensin gelmesi bizim mutlu sonumuz olmuyor. Bu yüzden cesaretle kendime ne istediğimi sordum diyebilirim.
Romanda okuyucuya vermek istediğin mesajlar nedir?
Hayatı boyunca sorunlu erkekleri çekmiş bir kadın olarak kendi kendimi sorunlu erkek mıknatısı yaptığımı ve değiştirebileceğim tek kişinin kendim olduğumu fark ettim. Okuyucunun da Esas Kız ile bu farkındalığı yaşamasını ve kendi çözüm yollarını bulabileceğini görmesini diliyorum.
Hayatta genellikle istemediğimize odaklanıyoruz. Oysa, romandaki ‘Esas Kız’ ne istediğini sormaya ihtiyacı olduğunu fark ediyor. Biz, bunu kendi hayatımızda nasıl uygulayabiliriz?
Neye odaklanacağımız bizim kontrolümüzde. Hayatımda mutsuz olduğum durumlar olduğunda söylenmiyorum. Durumumu fark edip değiştirmek için ne yapabilirim, hangi işaretler bana anlatıyor diye düşünüyorum. Kendime bol bol zaman ayırıyorum. Sıkıntıya odaklanmak yerine, kağıt ve kalemimi ele alıyorum. “Ben ne istiyorum?” deyip pozitif sorularla enerjimi yönlendiriyorum.
Bir sorunla ilgili söylenmek yerine dur, düşün ve bir karar al. Elbette, kararı aldıktan sonra harekete geçmek ve davranışlarla desteklemek son derece önemli.
Peki, “Daha çok görüşeceğiz” romanın yazarı olarak, kitabı kimlerin okumasını isterdin?
Aslında, kendi sihrini keşfetmek isteyen herkesin okumasını tavsiye ederim. Eğer, hayatında kısır döngü gibi benzer sorunlu ilişkiler yaşıyorsa, farkındalık yaşamak için okuyabilir. Çünkü, sadece bir aşk hikayesi değil, kadın ve erkeğin hayatından çözümlemeler var.
Özel olarak okumasını istediğin bir isim var mı?
Evet, Deniz Akkaya! Sosyal medyadan takip edip çok beğendiğim bir kadın. Çok kitap okuyor, her sabah 5’te kalkıp spor yaptığı düzenli bir hayatı var. Kızına da çok güzel rol model olmuş, Ayşe’yi de bol bol okurken görüyoruz. Model anne olmak çok kıymetli. Deniz Akkaya’nın kitabımı okuyup yorumlamasını çok isterim.
Kitabın sonunda özel bir not var, okuyucularından sana ulaşmalarını rica ediyorsun. İnteraktif bir ilişkiniz var mı?
Evet. Kitap benim en büyük hayalim ve onu asıl değerli yapan okuyanların yorumları. @balliktas Instagram hesabımdan gelen her mesaja gün içinde dönüş yapıyorum. Hatta dönüş yapmakla kalmayıp “Hangi duyguları yaşadın? Alaca ile kendini bulduğun anlar oldu mu?” gibi arka arkaya sorularımı da soruyorum.
Üç gece uyumadım ve romanı bitirdim. Son derece heyecanlıydı ve aklımdan geçti: Acaba “Daha çok görüşeceğiz” kitabının filmi çekebilir mi? Bunu hayal ediyor musun?
Ben hayalperest bir insanım. Üniversite sınavına hazırlanırken, ders çalışmaktan yorulduğumda yatağıma uzanıp hayal kurardım. ODTÜ öğrencisi olduğumu, endüstriyel tasarım okuduğumu düşlerdim ve oldu da!
Kitap yazarken de hayal ettim! Önce kitabımın basılıp rafta olduğunu, sonra Ayşe Arman ile röportajımı arkasından Beyaz Show’a konuk olarak katıldığımı ve evet filmimin galasında giydiğim elbiseyi bile hayal ettim!
Hayal kurmak, beni motive ediyor. Olmuş gibi hissetmek, kalbimi kıpır kıpır yapıyor. Bu bana devam edebilme gücü veriyor. Hep söylerim hayaliniz olsun ki olsun!
Romanı okurken, seninle sohbet ettiğimizi hissettim. Günlük alışkanlıklarını bildiğim için, “Esas Kız” karakterini çabucak benimsedim. Ancak, şunu merak ediyorum: Hayatında birçok zorlayıcı durum olurken sana iyi gelecek alışkanlarını nasıl sürdürüyorsun?
Ben de üzülüyorum, aldatıldığımı öğrendiğimde canım acıyor. Ancak, burada bir seçim yapıyorum: duygumu yaşıyorum ama onu sahiplenmiyorum. Evet, kenarda duran bir acı var; bunun farkındayım. Paralelde, beni mutlu eden alışkanlıklarımı sürdürmeye devam ediyorum. Sabah erken uyanmak, spor yapmak, kitap okumak veya yazmak gibi… Görmezden gelmiyorum ancak o acıyla birlikte savrulup gitmeyi tercih etmiyorum. Sevdiğim ve iyi gelen alışkanlıklarımla kendime destek oluyorum ve acıdan daha kolaylıkla çıkıyorum.
Kendini nasıl besliyorsun, Şevin’i nelerle mutlu ediyorsun?
Aslında küçüklüğümden beri, başarılı insanların bana uygun özelliklerini örnek alıyorum ve kendime uyarlıyorum. Örneğin, sabah beşte uyanıp güne erken başlamak bana eski müdürümün ilham verdiği alışkanlıktır. Bazen, Elon Musk’ın bir makalesinden, bazen yakın bir arkadaşımın sözlerinden besliyorum.
Daha çok görüşeceğiz, sizi bekliyor!
Şevin Ballıktaş’ın ilk romanı “Daha çok görüşeceğiz” kitabını D&R, Hepsi Burada, Kitap Yurdu, Kabalcı, Mephisto’dan alabilirsiniz.
loading…